Zehirli Mantar salatası

gale_mar.jpg

–N’oldu sana gene ?

–Hiç…

–Konuş pis karga, neyin var…?

–Hiç dedik ya, gaaaaak.

–Senin kara kafanda birşeyler dolaşıyor…Guuk Tısss.

–Nerden  anladın ?

–Ben anlarım…Gaaak

–Dinle öyleyse Hoca’nın başı dertte…

–Neden ?

Hakikat hanıma üzülüyor, kadın **Fransa’**daki evini tarlasını satıp burada bahçe içinde üç katlı villa aldı, on parası kalmadı, geçen hafta komşular odun kömür vermişler, yazı dersine gelen bir öğrencisi elektrik faturasını ödemiş, bekliyor birisi gelsin de ekmek alsın gaaak.

Geçen hafta Hocanın arabası ile Akçay vadisine su doldurmaya giderken dağda arabadan inip  kocayemiş toplamış, Hoca demiş ki:  –Ağaçlardan mantar topla, salata yapar yersin… Gaaak, Hakikat hanım kuşkulanmış. Geçen yaz **Kerpe’**de Hoca ona denizi işaret edip –Şu karşıkı kayalıklara kadar yüzsene… dediğinde de kuşkulanmıştı…  Gaaak. Guk.

–Yine rezilliğe başladın… neden kuşkulansın, Hakikat hanım Hoca’dan ? …

–Sen Fazilet kargasın bilemezsin, Hoca Hakikati denizde yüzmeye kandıramayınca, zehirli mantar yedirmek istemiş olamaz mı ? Gaaak. Guk Takırrrr.

–Sus Allah cezanı versin, alçak karga, pis karga, kapa gaganı duyan olur…tıssss

Fazilet daha fazla dayanamayıp yanımdan uçtu gitti… Ben zehirli mantar hikayesini Fazilete takılmak için, uydurmuştum ama ben de soğuk soğuk terledim.  Ciddiye alır, gider başka kargalara anlatır, al başına belayı gark,gurk,  Allahtan Hoca bizim Faziletle fısır fısır konuşmalarımızı duymadı, duysaydı ne yapardı kimbilir ? gaaak.

Geçen hafta Hoca trene binip **İstanbul’**a gitti.Gaak. Guk. Biz de yanında… Tren bir İstasyonda durdu. Hoca camdan bakıyor, Fazilet dedi ki :

–Hocanın  nereye baktığını görüyor musun…? Sen de bak bakalım ne göreceksin ?

Hoca Köseköy istasyonunda vagonlara yük kasası yükleyen vinc’e doğru bakıyordu gaaak, guuuk, ben de baktım, biraz dikkat edince vincin çalışmadığını, havada hareketsiz durduğunu, kasanın da vincin ucunda havada asılı kalmış olduğunu  fark ettim… Hiç bir şey anlamadım, Fazilet’in yüzüne baktım…Fazilet in gözleri dalmıştı, başını çevirmedi.

Fazilet söylesene, yükü neden indirmemişler…? Neden böyle havada duruyor ? Gaaask. Guuuk. Fazilet cevap vermedi, onun yerine gizlice bizi dinleyen Hoca konuştu:

–Yükü  indirirken mesaî bitmiştir.