Erdoğan kaçıyor, Papa kovalıyor... Erdoğan neden kaçıyor ? Papa neden kovalıyor ? Türk gazeteleri akıllara durgunluk veren bir Papa-Erdoğan çatışmasına girdi. Sanki Papa güçlü Erdoğan suçlu gibi...
Bir Türk Başbakanı ile Müslümanlara dil uzatan bir Papa değil de sanki iki mahalle çocuğu. Kaydırak oynarken birbirlerine kızmışlar, iş kovalamacaya dökülmüş. Yakında biri öbürünü yakalayıp dövecek. Sizce acaba kim kimi döver ? Bence Erdoğan Papa'yı döver. Adamcağız çelimsiz, yandan yandan gidiyor, kilise yürümesi yapıyor. Erdoğan'ın bacakları daha uzun. Bir vurdu mu devirir.
Türk Hükümeti, Türk siyasal dünyası, Türk Kamu oyu bu günün koşulları içinde tarihinin en ağır protokol krizini yaşarken Türk basını Papa ile Türk hükümetini karşı karşıya getirdi. Ortalık toz dumana büründü... Artık hiçbir habere inanılmaz, hiçbir yoruma güvenilmez...
Kim kaçıyor ? kim kovalıyor ? İş iyice mayna oldu, ciddiyet diye bir şey kalmadı, Olayı hangi yönü ile inceleyeceğiz, neresinden tutacağız, her bölüm öylesine çürüdü ki çözülüp dağılan, kokuşan ceset parçaları gibi neresini tutsanız elinizde kalıyor... Dünyamız bu kadar çöküntü yaşamaya layik miydi... ?
Papa ile ilgili, haberlerin içinde inanılmaz bir yalan makinası çalışıyor. Bu da her iki saygın kuruluşu derinden yaralıyor... Yüzlerce yıllık **Papa'**lık makamı ile ondan da eski Türk siyaset çarkının böylesine düşük ve asaletten yoksun kavramlarla dillendirilmesi beni ve sanırım çağdaş tüm aydın kesimi derinden yaralıyor...
Basın ve medyaya mensup bir grup insan nesli, konuları sulandırmak için yarış tutuyor. Bu gidişin sonu nereye varır. ? Böylesine sisli, ve karanlık bir dünyada konular nasıl temiz ve berrak kalabilir ? Kaçarken arkasından duman bırakıp yönünü saklayan eski harp gemileri gibi kendimizi deryaya atmış gidiyoruz... Herkes bir şeylerin arkasına sığınıp saklanıyor, Saklanmakla ne çözülür ki ?
Papa şu anda Türk hükümet adamlarından daha güçlü... Adeta Türk hükümetini saymıyor. Türkiye'ye "Kilisler arası muhabbet" için gelmiş gibi... "siz kenara çekilin ben Fener Rum Patriği ile görüşeceğim" diyor. Ziyaretinin ertelenmesi ,için yapılan rıcalara aldırmadı... " Ben istediğim zaman gelirim siz karışmayın..." diyor. Papa bu tutumu ile bir İslam ülkesine karşı en az Regensburg konuşması kadar hakaret dolu bir tavır sergiliyor. Bundan ne Türk hükümetinin ne de Türk aydınlarının haberi var...
Batı 1815 Viyana Kongresinden beri "Türkleri Asya'ya geri gönderme" projesinden vaz geçmedi. Şimdi bu politik miras**,** Vatikan ve zamanın **Papa'**sı tarafından üstlenmiş bulunuyor. Ama siz bunu söyler ve yazarsanız derhal "komplo teorisi üretiyor" damgasını yersiniz... sakın karıştırmayın...
Dış işleri sözcüsü " Papa'nın Türkiye ziyareti çok önemlidir, sakın Papayı kızdırmayın..." diye demeçler veriyor... Bana kalırsa Papa'nın şu sırada bir Türk hükümeti tarafından bu topraklara davet edilmesi Sevr andlaşması kadar şerefsiz bir olaydır. Siz acaba Damat Ferit hükümeti misiniz ? Türkiye'nin parçalanmasına göz yuman ve **Sevr'**i imzaladığı kalemi müzeye hediye eden feylesof Rıza Tevfik bile bu davete karşı çıkardı...
Ne kadar duygusuz ve Ulusun başına belâ bir yönetiminiz varmış, Türk tarihi Irak savaşındaki çuval olayından sonra bu densizliği, sonsuza kadar affetmeyecektir. Gelecek nesillerimiz sizin bu işinizi yüzyıllarca esefle yad edecektir. Eğer bu ulus yaşayacaksa, ki bu böyle olacaktır. Ve Ulus elbette yaşayacak ve bu arızayı silecektir. **Almanya'**nın Nazileri, **Rusya'**nın Komünist'leri gibi **Türkiye'**nin çağdaş "takiyyecileri" de, bu ve benzer olaylarla iplikleri pazara çıktığı gün tarihten silineceklerdir. Kimse halkı uzun süre aldatamaz. Bu söz İslam'ın yüce Peygamberinin sözüdür.
İnşallah bu olay silinmenin başlangıcı olur ve bu ülkede bir daha hiç bir siyasal iktidar halkın en ulvi hislerini kullanarak başa geçmez**. Şaşırdınız değil mi ? ilk esintide yıkılıp gittiniz.** Değil devlet adamlığınız, müslümanlığınız bile tehlikeye girdi. İmanınıza gölge düştü. Nasıl gidip o adamın elini sıkacaksınız ? Türk tarihinde hiçbir yöneticinin başına gelmediği kadar küçüldünüz, ufaldınız, oraya buraya kaçıştınız. Ne gurur kaldı, ne kişilik, ne azamet, ne de İslamî onur. Bir eyalet papazı sizi yerden yere vurdu. Hadi git de şimdi, o papazın elini sık, yüzünü yala, sonra Türk halkına dönüp oy dilen... Bitti bu iş... Ulusun gizli dinamikleri yakında demokratik yollarla hepinizin haddini bildirir. Hem de canını sıkmadan... Siz artık evinize gidin. Vakit geç oldu...