Hoca'nın Direksiz Çadırı

Gak...Gak...Gak... Çok sevinçliyim. Neş'emden yerimde duramıyorum. Daldan dala uçup oynuyorum... Sevinçliyim zira bir süredir kapalı olan Hoca'nın Web sayfası dün akşam açıldı. İsmi aynı, şekli yenilendi. Sayfanın unutulmaz mimarı Caner Ergun bazı ayrıntıları henüz tamamlamadı ama olsun... gak...gak...gak. Yakında tamamlar.Hoca Caner'e uzun uzun teşekkürler etti... Yeteneklerini dile getirdi. Eserini kutladı. Hoca yeniden kolları sıvadı. Ben de yeniden Hocayı izlemeye koyuldum. Doğrusu aylardır kapalı sayfa yüzünden ben de ne yapacağımı şaşırmış durumdaydım. Canım sıkılıyordu, ama derdimi kimselere açamıyordum. Hiçbir karganın beni anlayacağını sanmıyordum. –İyi ya... Hoca ortalarda yoksa sen de keyfine bak... diyeceklerinden korkuyordum. İşsizlikten öylesine sıkıldım ki işsizler lejyonuna gönüllü yazıldım... Gak. İşte sonunda yine beraberiz... Adım adım, kanat kanat hocayı izleyip size haber ulaştıracağım. İşinize yarar mı bilmem ? ama hoşça vakit geçireceğinizden kuşkum yok... Şu dar-ı dünyada nemiz var ki ? yarın emaneti teslim ederiz, canı çıkmış kuşça bedenimizi bir çöplüğe atarlar... Hayırsız akibetten önce hayırlı bir şeylere yaramalı. Hoca bu gün Cuma namazını Sapanca'da Mahmut Hoca'nın camiinde kıldı. Namazdan sonra Mamut Hoca'yı da arabasına çağırarak yukarı köylere mezarlık ziyaretine gitti. Hoca bölgeye geldiğinden beri Cuma günleri namazdan sonra mezarlıkları gezer. Ziyaret yapar, taşları okur, bilmediği, tanımadığı, ömründe görmediği mevtalara fatihalar gönderir. Gak...Gak.Gak. Tısss.Takır. Sonra o gece bazılarını rüyada görürmüş... Duydum ama inanmadım. Neyse keyfe keder. Ben de inşallah bir başka gün sebeplenirim. Hoca Camiden ayrıldığında Sapanca'nın Cuma pazarına gitti. Mandalina,muz, zeytin aldı... Balıklara baktı, “Eskiden ramazanda balık yenmezdi, bu yıl insanları alıştırdılar...”dedi. Yanında her zamanki gibi Fatih Arapoğlu vardı. Bir de Celal Bostancı... O daha yeni. Gak...Gurrr... Hoca pazardan önce bir siteye ev bakmaya gitti. Ben de yakın ağaçlardan izledim. Gak Guk... Ev alacak mı ? kiralayacak mı ? Sapanca'da oturacak mı ? Başka yere göçecek mi ? hiçbir şey belli değil. Bir muamma... Hocanın hayatı sislere büründü... Gak.Gak. Adam Üsküdardaki baba evini sattı, balonu kaçmış çocuk gibi arkasından baka kaldı...Bir ev aldı, becermedi, tapu aldı, tutamadı, araba aldı, motor aldı... neler neler yaptı. Anlamıyorum. Gak.Guk.Direksiz çadır kurmaya çalışıyor. Direk yani “reklam” Neyse... Sayfamız açıldı, artık beraberiz...