Kültür Bakanlığı Galata Mevlevihane’si Müzesi’nde her ay sema toplantıları yapan “İstanbul Sema Grubu” kuruluşundan bazı semazenler Eyyüb Sultan'da onarımı yeni biten “Eyyüb Bahariye Mevlevihanesi'ni ziyaret etmek istemişler. Kapıyı çalmışlar. Biri açmış… -Biz Galata Mevlevihanesi müzesi’nde sema görevi yapan semazenleriz, ziyarete geldik.. -Giremezsiniz burası özel mülktür, ziyaretçi kabul etmiyoruz.. -Nasıl olur.. Bu yapı kamuya aittir,kimsenin malı olamaz.. -Giremezsiniz dedik ya..
Ve binaya girememişler. Bundan yıllar önce henüz on altı on yedi yaşlarında oldukları halde ve cümle yaşıtları cinsi latif ve top peşinde koşarken, Hz Mevlana yolunda Sema öğrenmeye heves edip yaşları şimdi ellileri aşmış olan otuz yıllık Semazenler, İstanbul şehrinde eskiden onlar için kurulmuş beş Mevlevihane’den biri olan bahariye Mevlevihanesi’nin kapısı önünde yaralı kuş gibi yerlere serilmişler..
Bir yetkili aramışlar, Mimar Baha Tanman yönetiminde fevkalade bir onarım geçirmiş olan bu yapının Mevlevilik ve Mevlevi kültürü ile uzaktan yakından alakası olmayan bir derneğe tahsis edildiği kendilerine bildirilmiş. Tüm israrlar sonuçsuz kalmış, kapıyı aralayıp konuşan yetkili asla insafa gelmemiş.. Sonunda kapıyı semazenlerimizin yüzüne küt.. diye kapayıvermiş..
Aslına bakarsanız bu binanın gerçek sahibi olan semazenler kapıyı dışardan çalan yerine içerden açan kişiler olsalardı, gelenlere mutlaka güler yüz göstererek özel mülk olması mümkün olmayan bu kuruluşun kapılarını ardına kadar açarlardı.
Onarılan Bahariye Mevlevihanesi’ne giremeyen semazenler kimlerdir bilir misiniz ? Bu semazenler bir zamanlar Evren Paşa sıkıyönetiminin en sıkı günlerinde kellerini koltuklarına alarak askerlerden verilen özel izinle Üsküdar’da küçük bir apartıman dairesinde, eski Yenikapı Mevlevihanesinden yetişme son Semazenbaşı rahmetli Ahmet Bican Kasaboğlu tarafından eğitilen semazenlerdir.
Onarılan Bahariye Mevlevihanesi’ne giremeyen semazenler kimlerdir bilir misiniz ? Bu semazenler Konya Mevlânâ ihtifallerinin dışında Türkiye’de ilk defa Sema ederek yedi yüz yıllık sema geleneğini bir şehrin tekelinden kurtaran semazenlerdir.
Galata, Üsküdar,Kütahya, Kahire ve Kudüs Mevlevihane’lerinin onarılmasına ön ayak olan ve hizmete açan. Girit Hanya, Macaristan Peç, Kırım Gözleve Mevlevihane’lerini programlarına alan semazenlerdir.
Onarılan Bahariye Mevlevihane’sine giremeyen semazenler kimlerdir bilir misiniz ? Bunlar 400 yıllık “reconquista” döneminden sonra ilk defa İspanya’ya girebilen ilk İslami kuruluş olarak Granada’da Elhamra Sarayında Mevlevi Ayini düzenleyerek Kur’an okuyan semazenlerdir..
Onarılan Bahariye Mevlevihanesine giremeyen semazenler kimleridir bilir misiniz ? Bu semazenler Fas’tan Malezya’ya, Iskandinav ülkelerinden Arap çöllerine kadar pek çok yerde 30 yılda 60’a yakın sema töreni düzenleyerek yedi düvel üç kıtada yüzbinlerce insana “Türk Sema Geleneğini" tanıtan semazenlerdir.
Ne yazık ki bu semazenler şimdi kendi öz malları olan bir binaya giremiyorlar. Buraya giremedikleri gibi yine kendilerine ait bir bina olduğu halde devletimizin müzeye çevirdiği Galata Mevlevihanesini de ancak geçici kira ile kullanıyorlar. Onarılan Yenikapı Mevlevihanesi de Fatih Sultan Mehmet Üniversitesine bağlı “Medeniyetler Enstitüsü” oldu.
Devlet bir zamanlar sakıncalı bularak bir İnkilap kanunu ile yedi asırlık Mevleviliği tarumar etmişti. Sonra “turistlere göstermek için” törenlerine izin verdi, ama ne yetişmeleri için bir gayret gösterdi ne de, nerede ? kimler tarafından yetiştirildiğini ? merak etti. Binalarını ise tamir edildiği halde kendilerine vermiyor. Pes doğrusu..
Bu bir zulümdür.. her şeyin Doğrusunu bilen Yaradan acaba “ikrarlarında sabit kadem olmadıkları” için Can’lara nasihatte mi bulunuyor..