Kuzey’in baronları ile yaptığı savaştan dönen son Nâsırî hükümdarı’nı halk çılgınca alkışlıyor, zafer çığlıkları atıyordu. Az sonra Granada Sarayı’nda müzakereler başladı. Halk basit bir barış anlaşması imzalanacak zannediyordu. Taraflar kimseye haber sızdırmıyorlardı.
Granada’lılar gerçeği Kardinal Jimenez bir sabah Elhamra Sarayı’nın üzerine haç’ı diktiğinde anladılar. Çok ağlayıp döğündüler ama iş işten geçmiş, 800 yıllık İslam toprağı Endülüs, sonsuza dek ellerinden gitmişti.
İspanya’daki son Nâsırî hükümdarı Baobdil lakaplı 13. Abdurrahman o gün çoluk çocuğu ile Elhamra Sarayı’nı terk etti. Saray’dan çıkan kafile karşıki tepelere varınca devrik hükümdar geri dönerek sarayına son bir kez daha baktı ve derin bir “ahh..”” çekti, o tepe bu gün dahi “Ultima suspiro della Moro: Arabın son ahı tepesi” adını taşımaktadır.