Roma çökerken tüm suçu Kartaca’nın üzerine yüklemişti. Romalı’lara göre başlarına gelen her felaketin sorumlusu Kartaca’şehriydi.. Her kötülük onun başının altından çıkıyordu. Bu yüzden hain Kartaca’nın yok edilmesi gerektiğine inandılar. Kartaca yok olmalı ki Roma yaşasın. Kartaca o çağda **Akdeniz'**in güneyinde, küçük bir Kuzey Afrika liman kentiydi.
Roma Senato’sunda Senatör Kato “Delenda Carthaga= Kartacayı yok edin” diye dolaşmaya başlamış, tüm senatörler aynı türküyü tutturmuşlardı. Roma’lıların Kartaca'yı kolayca yok edebileceklerine inandıkları bir sırada Kartaca’lı Annibal, çoktan ordusunu hazırlayarak yola çıkmıştı bile, İspanya üzerinden Roma’ya yaklaşıyordu.. Kato senatoda “Delenda Carthaga” diye bağırmaya devam ediyordu.
İki büyük savaşta yenilmez Roma ordularını perişan eden Hamilkar oğlu general Annibal, sonunda Roma’nın kapılarına vardı. Süslü kerevetlere uzanarak yemek yemeye alışmış Romalı’lar hiç kımıldamaya niyetli değilerdi. Rahattılar, müreffehtiler, zengindiler, Roma Kuzey **Afrika'**lı bir maceraperest’e ve onun çingene ordusuna nasıl yenilebilirdi. Ama işte Annibal kapıya gelmişti…
O zaman Latince konuşan Roma’nın diline bir cümle düştü: “Hannibal at Portas=Annibal kapıya geldi..” Annibal kapıya dayanıncaya kadar “Delenda Carthaga” diye bağıran **Romalı'**lar bir türlü uyanamıyorlardı Kartaca'yı öylesine küçümsüyor, kendilerine öylesine güveniyolardı ki..
Roma **Kartaca'**yı yok edemedi. Kartaca Roma’nın yok oluşunu hazırladı. Çünkü Roma’nın altı boşalmıştı. Roma tümüyle çökmüştü. dünyaya asırlarca örnek olan Roma hukuku yok olmuş, Roma sarayı iğrenç bir bataklığa dönüşmüş, artık kimsenin inanmaz olduğu Roma tanrıları güçlerini yitirmişlerdi, Roma ordusu İmparatorluğun her yerinden yükselen isyan yangınlarını bastıramıyordu. Ayaklanan toplum sindirilemiyordu, Roma halkı dağılan toplum güçlerinin yıkıntısı altında feleğini şaşırmıştı. Duygusuz, kör ve sağır yaşıyorlardı.
Sonunda ayakta duramayacak İmparatorluğu çingeneler yıktılar. Annibal Roma’ya çeşitli sebeplerle girip İmparator locasına bayrağını dikemedi ama adını tarihe yazdırdı. Roma’nın sonu pek firaklı olmuştu.
Kartaca’nın Roma’ya başkaldırmasının sebebi altın'dı. O çağda özellikle bir altın ülkesi olan Sudan’dan tel halinde gelen altın Kartaca limanından yüklenerek Roma’ya götürülüyordu. Karşılığında Romalı’lar altın çıkaran zencilere renkli camlar, boncuklar dağıtarak ellerindeki madenin nasıl değer taşıdığını saklamaya çaba harcıyorlardı.
Kartacalı'lar bir gün “Karşı sahile göndereceğimiz yerde altına kendimiz sahip çıksak ya.." dediler. Ve o çağın ilkel altın borsası Kartaca’ya taşındı. İşte Senatör Kato’nun “Delenda Carthaga” sı tam o zamana rastlamaktadır.
Dünya’nın bütün halkları son iki yüz yıldan bu yana Londra ve Paris için çalışmıştır. Yeryüzünün her tarafında bu iki şehri ihya etmek için kütleler halinde canlarını feda etmişler, yani arzın tüm altın madenini oraya taşımışlardır. Şimdi buna bir de Washington eklenmiştir.
Dünyanın geri kalan halkı şimdi “altına biz el koysak” ya demiştir. Bin Ladin mi olur ? Wikileaks mi olur ? bir kumandan bularak Batı kapitalizmi’nin üzerine bir çingene ordusu göndermenin tam zamanıdır.
Annibal M.Ö.247