Bir nebze yaşadım da gördüm ki, Pek kısaymış ömür. Bir lahza döndüm de baktım ki, Bir arpa boyu yol gitmişim.
Hani yirmi yaş ? nerede otuz ? Ya kırklı yıllar, elliyi de anlamadık, Bir soru sordular yirmisinde, Cevabını verdim otuzunda,
Kırkların sorusu aklımda kalmadı, Ellinin hesabı da tutmadı.
Bir başka sual ettiler sonunda Daha cevap yok ! bilmiyorum. Var mı bilen söylesin ? Bilmeyen sussun… Susmaktır, bu sorunun hak ettiği cevap. Susmaktır cevapların en koyusu… Sus ve dinle. Sustukça konuş.