Olur Olmaz Konseri

etkinlik_konser_foto.jpg

-Yürü **konser’**e gidelim

-Hayır gitmeyelim.

-Olmaz yine başlama… Konsere gideceğiz,

-Hayır gitmeyeceğiz.

-Ama bu konser **Hoca’**nın…

-O zaman düşünürüz.

Olur Olmaz’ı kolundan çekip konser salonuna zorla soktuğunda, Olmaz hâlâ direnmeye devam ediyordu. O sonuna kadar “olmaz” ların adamıydı. Olur da “olur” ların. Nasıl oldu da içeri girdiler ben anlamadım. Olur biraz “mahalle baskısı” kullandı. Olmaz direnmeyi başaramadı. Yapısına ters düştü ya, galiba Olur’un  gazına geldi. Olur böyle şeyler, bazı hallerde de Olur Olmaz’ın gazına geliyor. Hırs ve inat yüzünden ara sıra denk düşerler. Siz öyle bilin. Doğrusunu Allah biliyor.

-Şuraya oturalım… -Hayır ! Oturmayalım. -Sevgili Olmaz, bak herkes bize bakıyor, ayakta mı izleyeceğiz konseri ? -Otursak da nasıl olsa alkışlarken ayağa kalkacağız, şimdiden ayakta duralım -Sen ayakta dur ! ben oturacağım. -İyi öyleyse, ben de oturayım, yine gaza geldik… -Hayır gaza değil, caza geldik. -Caza değil, saza geldik, neyse, neye geldikse geldik, ses çıkarma, bekle bakalım ne olacak ?

-Olur ben gidiyorum, konser monser dinlemem… -Neden ? -İki kişiyle konser mi olur ? nerede öteki çalgıcılar  ? -Öteki möteki yok, bunlar iki kişi-Olur, kafamı attırma, iki kişi ile konser olmaz, burada beşyüz kişi var, demokrasilerde coğunluğun dediği olur. Sence kim kazanacak savaşı ? -Burada savaş mı var ? -Ya ne var…?  Biri söyleyecek biri dinleyecek -Yeter uzatma, bak geldiler, sus şimdi çalgı başlayacak…

 -Hoca ne dedi ?

-Laf bitince ya savaş başlar, ya müzik, biz müziği tercih ettik, dedi.

-İyi dedi de, ben bir şey anlamıyorum. Böyle müzik mi olur…?

-Bu müzik değil, müzikli şiir. Hoca ney eşliğinde şiir okuyor, Dinlersen anlarsın, eski zaman besteleri okuyorlar, anlamazsan uyuyabilirsin, ışıklar yanınca ben seni uyandırırım. Belki uykuda daha rahat anlarsın**, bilinçaltın** ses duyar mı senin…? -Olur, sen de o biçim kıyaksın haaa… hadi ben uyuyacam.

-Saati kurmadan yatma.  Â

Hocanın bu konserlerde iki taktiği var, birincisi baştan ağır parçalar okuyor, sıkılanlar çıksın diye, sonra geri kalanlarla haşır neşir oluyor. İkincisi salona hafif bir ışık koydurup sahneden bakıyor, uyuyanlar uyansın, kötüler utansın diye… Her ne oluyorsa oluyor. Ama şu salon konserleri başladığından beri adamın rahatı yok. Acaba eskisi gibi Tekke köşelerinde okusak mı ?  yoksa koca koca salonlarda halkın önüne çıksak mı ? diye uzun zamandır karar veremiyor.

Bu laf uzayınca Olmaz Hoca'ya dedi ki: “Hoca sahneye çıkma… şeytanları azdıracak**, teröristleri** kızdıracaksın, kimse seni yürekten dinlemiyor**.** Ne yürekten nasibin kaldı, ne kürekten ”  Olur dedi ki: “Hoca sahneye çık, yüzlerce kişinin içinde belki birkaç dinleyen olur. Sana dua ederler, bir de ola ki, evliya nazarı değerse çaldın düdüğü. “Kümmel insan içre binde bir insan” demiş Kuşadalı, unuttun galiba.”  Hoca dedi ki: “unutmadım, ama senin o Olmaz var ya, canımı sıkıyor”