Gurdjieff'i Türkiye'ye getiremedik


George İvanovich Gurdjieff 1866-1949

Nezih Uzel’den not:
Bir okuyucumuz Gurdjieff hakkında soru sordu. Soruyu ve cevabımı arzediyorum.

Sayın Uzel,
 
  Ülkemiz topraklarında doğmuş ve dünyada tanınmış olan ve 4. yol öğretisinin kurucusu kabul edilen Gurdjieff hakkında daha detaylı bilgi arıyorum. Yardımcı olursanız sevinirim. Gurdjieff'in tüm düşüncelerini bilmiyorum. Ancak bazı konulara getirdiği yorumları oldukça ilginç buluyorum.Örnek verecek olursak; at arabası ve sürücü benzetmesi, insanın görüşünün (bakışının) iç dünyasını nasıl şekillendirdiği ,bazı kimselerde görülen  insanları kale alma(umursama hastalığı) v.s. saygılarımla,

Gurdjieff başlıbaşına bir konudur. Ülkemizde tanınmamıştır. Ben adını ilk defa 1957'de duydum. Sonraki yıllarda dünyanın her tarafına Gurdjieff'çilere rastladım. Mevlevî dervişlerini dünyaya tanıtan onlar olmuştur. Onlarla uzun yıllar beraber oldum. Adamın hakkında pek çok makale yazdım, galiba bir kitabını da türkçeye çevirdim, şimdi hatırlamıyorum. Paris'te Commendant Marchand sokağında bir merkezleri var, 1976'da orada, rahmetli neyzen Aka Gündüz Kutbay ve Kudsi Erguner'le birlikte Gurdjieff'in hayatı ile ilgili ünlü filmin müziklerini, yapmıştık. Ekolün doyeni ve Gurdjieff’in Moskovadan tanıdığı ve “hakikat arayıcıları” grubunun önde giden ismi  Mme de Salzmann ile orada tanışmıştım. Salzmann ölümünden birkaç yıl önce İstanbul'a  geldi. İşgalde Beyoğlu'nda Kumbaracı başı sokağında, Gurdjieff ile birlikte oturdukları evi bana gösterdi. Kurumun bu gün başında olan Peter Brook yakınımdır. Ama ne çare ki bu kurum " ihtiyar üretim merkezi" oldu. Hareket gücünü kaybetti. Ben bunlara Gurdjieff'in 1920'lerde İstanbul'da oturduğu evi merkez yapalım burada bir şübe açalım diye defalarca yalvardım. Aldırmadılar. Peter ilgilenmedi. Eğer öyle bir şey olsaydı, Gürdjieff hareketinin İstanbul ayağını kurar, 4. yol, beşinci yol, at eşek arabası türünden hurda ayrıntılara ve tartışılmamış safsatalara girmez , ufoculuk tuzağına düşmez, o değerli adamın gösterdiği yolda, insanoğlu'nun geleceğine yönelik adam gibi çalışmalar yapardık . Özellikle gençlere dönük aktivite yapabilirdik. Olmadı. Bu iş benim elli yılımı aldı, şimdi artık ilgilenmiyorum. Size başarılar dilerim. Sadece size son olarak şunu söyleyebilirim: Gurdjieff Doğu tasavvufunu, modern çağlarda, Batı'ya aktaran adamdır. O bir ekol sahibidir. Yunanlı bir baba ve Ermeni bir anneden 1866'larda Aleksandropol (Gümrü) 'de doğmuş, Kars'ta büyümüş, Moskova'da okumuş, Devrim'de grubu ile birlikte Türkiye'ye göçmüş ve 1949’te Paris’te vefat etmiştir. Müslüman olduğunu duymadık, olduysa Tanrı katında kabul görsün, olmadıysa dinince dinlensin. Tasavvufla ilgisi "ilim" mesabesindedir. Kurum devam ediyor.