Penguen'in hazin sonu

penguen.jpgFazilet gagası ile kafama birkaç kere vurdu...

-Ne oluyor ? dedim.

-Anlamayacağımı mı zannettin, dedi

-Neyi ? dedim...

-Neyi olacak ? yediğin haltı dedi. Gaaak, guuuk.

-Ne yapmışım ki ? dedim.

-Daha ne yapacaksın, hayvanın ne etini bırakmışın, ne kemiğini, günlerdir duvarın dibine sinmiş kımıldamıyor...

Başımdan aşağı soğuk sular döküldü, gagalarım birbirine hızla çarpmaya başladı, demek ki benim bir penguen'e saldırdığımı anladı... Eyvah... ki ne eyvah, Fazilet az konuşur ama bir şeyi kafasına taktı mı yıllarca unutmaz, yeri geldiğinde taşı gediğine koyar, şimdi bu penguen işini duyduysa bakın ne yorumlar yapacak... Kapamaya çalıştım, büsbütün direndi, anlatayım   dedim, beni susturdu gaaaak, guuuk, sen namussuz bir kargasın sus, fazla konuşma... diye üzerime üzerime geldi,

- Fazilet dedim, ortalığı velveleye verme, ben kötü bir şey yapmadım.

- Hayvana tecavüz etmişsin, o bana anlattı...

- Hatırlamıyorum, ama son günlerde iyiden iyiye **bunaldım...**gaaak, guuuk, gatır, takır (Utanma sesi)

Fazilet'in dili iyice sivrilmeye başladı, bir çıkış yolu aradım :

-Fazilet dedim, o seni kandırmış, ben tecavüz falan etmedim, sadece enternetten penguen pornosu indirdim. O şımarık şey sana yalan söylüyor...

Tabii Fazilet bu söze kanmadı, yüzüme dik dik bakmaya devam etti gaaak, guuuk, Panguen işini kapatmak için şimdilik sulandırmaktan başka çare göremedim,gaaak, guk. Bilirsiniz bir dedikoduyu önlemenin zayıf da olsa tek çaresi yeni dedikodular üretmektir, böylece olanları duyanlar hangisine inanacağını şaşırınca iş mayna olur. Gerginlik yerini sallantıya bırakır. gaaaak, guuuk, direnç azalır**, saldırı** yumuşar... Ben de öyle yaptım laf karıştırmaya çalıştım:

-Fazilet dedim, bak, ben penguen'e falan saldırmadım, Hakikat in kedisine göz koymuştum,

-Tuuuu Allah belânı versin senin, kargaların yüz karası alçak,rezil,gaaak,guuuk,tak,tuk.

-Fazilet dedim, unutma, benim adım **Rezalet...**Boş ver şimdi, hem sen son günlerde ortada yoktun, neredeydin ?

-Hiç... buralardaydım, Gaaak.

-Söyle ? sen bir şeyler karıştırıyorsun...

-Hoca'nın yanından ayrılmadım, adam sıkıntıda ?

-Neden ?

-Hakikat gelecek diye korkuyor...

-Gelecek mi ?

-Evini satarsa gelir, Gaaaak. Guk.

-Satar mı dersin ?

-Müşteri varmış ama daha anlaşamamışlar.

-Bu kadın bir kere daha gelirse yandı hoca, artık hiç gitmez...kedisini de getirir.

-İşte bu yüzden **Hoca'**nın şekeri geçen hafta 500'e çıktı.Gaaaak.

-Ne yapabilir ki ?

-Malı mülkü satıp, pılı pırtıyı toplayıp kitapları dağıtıp izini kaybettirecek...Gak.Guk.

-Ölse daha iyi...

-Belki de ölür...Sus, pis karga ağzından yel alsın...Hem sen kediyi bekliyorsun galiba...

Yan gözle Fazilete baktım... Hakikat, kedi derken Penguen'i unuttu... tedbir takdire uydu, Böyle durumlarda uçup başka dala konmak gerekli, haydi eyvallah...Guuuuurk. Tıssss. Çatır. (Uçma sesi)